“Yıl 1940. II. Dünya Savaşı başlamış ama henüz Hitler orduları Sovyetler Birliği’ne saldırmamıştır. Ülkede olağanüstü bir gerginlik vardır. Her an bir saldırı beklenmektedir. Yarın Savaş Vardı böyle bir ortamda bir gençlik hikayesi anlatıyor. Partiye ve davaya inanmış komünistler, eğer Parti hata yaparsa ne yapmalıdır?Povest, ilk yazıldığı 1972 yılında sansürden geçmez. Yazar sansür kurulunun değişiklik önerilerini […]
Kategori: KİTAPLAR
Gölgeleri Kaldı-Mustafa Sancar
“Şenliği sönmüş ocaklarını, gaz lambalarını, güneşlerini bıraktılar; kadim hayatlarını, umarlarını, buğulu son bakışlarını heybelerine sığdırıp gittiler. Karacadağ’da göğün yıldızları kaldı bir tek, taşa toprağa boğulmuş isli evleri, mücevher sesleri, bir de gölgeleri kaldı…”
Yurtsuz Köpek Gözlerimde-Ümit Kaya
Vivo Yayınevi’nce basıma hazırlanan bu eser (Yurtsuz Köpek Gözlerimde), Ümit Kaya‘nın ilk şiir kitabı. Kitabın başındaki biyografisinden de anlaşılacağı üzere değişik konularda bir dizi ürünü var. Bunlardan biri de benim şiirimle ilgili yaptığı söyleşi ve derlemeleri içeren, “Kemal Burkay Şiiri” adlı çalışması. O zaman, şiirle ilgisi ne denli belli olsa da şiir yazdığını bilmiyordum. Kendisi […]
Alevilik ve Panteizm-Hasan Yüksel
Hasan Yüksel batıni/Alevi ozan olmanın yanı sıra, bu çalışmasıyla da Aleviliğin inanç, itikat boyutuna eğilmiş bu konuda da önemli bir hizmete imza atmıştır. Kitabında olduğu gibi Alevilik öğretisinin hem teolojik boyutunu hem sosyolojik boyutunu hem felsefi boyutunu hem de coğrafik olarak Aleviliği anlatan güzel bir çalışma hazırlamıştır. Kanaatimce, bu konuda bir başvuru kitabı olmuştur. -Ezeli […]
COVİD 99-Yeni Dünya Sendromu-Sevgi Nur
“Aradan günler, aylar, hatta yıllar geçmişti; zaman o korkunç hastalığı hafızalardan silmeye başlamıştı. Ancak görmeyi bilen insanların görebileceği büyük değişimler, toplumdaki insanların çoğunda yaşanmaya başlamıştı. Bazı gazeteci ya da bilim insanları; bu değişimin çok normal olduğunu, değişen dünyanın sonuçları olarak görülmesi gerektiğini, bütün ülkelerde bu tip değişimlerin gerçekleştiğini, hatta daha da ileriye giderek, bunun bir […]
GARDİYANIN AŞK MEKTUPLARI-Mehmet Salim
“Cemre düşmüştü kente.Sohbetler evlerden sokağa taşmış, kiraz ağaçları çiçeğe durmuş, martılar çığlık çığlığaydı ve kent ‘burcu burcu’ kokuyordu. Bıraksalar her sohbete katılır, kiraz ağaçları gibi çiçek açar, martılar gibi çığlık çığlığa bağırır, burcu burcu koklardım. O sabah elim ayağım birbirine dolandı. Olur olmaz her yerde Burcu’nun görüntüsü çıktı önüme. Kırmızı ışıkta beklerken, iki lokma arasında, […]
HAYATA NOTLAR/Düşünce ve Felsefe Yazıları-Erol Ercan
“İnsan, bir akıl varlığına sahip olması nedeniyle, dünyayı ve dünyada olup bitenleri anlayıp, açıklamaya yönelir. Söz konusu anlama ve açıklama faaliyeti, onun tek tek olguları ve görünüşleri aşarak bütüne ve nihai gerçekliğe ulaşabilmesiyle mümkün olur. O, bu çabasını bilim, felsefe, sanat ve din üzerinden gerçekleştirir. Kitabımızda bu konu birkaç makalede daha ayrıntılı açıklanmasına rağmen bu […]
Aryan – Metin Ay
“Dünyanın belki de en zor işlerinden ve anlarından biridir; birisine ölümü bildirmek. Hele bir anneye çocuğunuz öldü denilemezdi, hiç kimse diyemezdi. Söze nereden başlayacağınızı bilemezsiniz. Başladınız diyelim, cümlenizi kurmakta güçlük çeker sonunu getiremezsiniz. Ne tepki ile karşılaşacağınızı, nasıl bir davranış sergileyeceğini kestiremezsiniz…”
Küresel Dünyada ve Türkiye’de Cezaevleri-Mustafa Peköz
“(…) Cezaevleri denilen icat, suçlu veya suçluyla mücadelede bir işe yaramıyorsa, köklü ve kalıcı bir çözüm üretemiyorsa o halde neden var? İşte sevgili Mustafa Peköz’ün yaptığı bu çalışma, meseleye bütünlüklü bakabilme konusunda bize geniş bir imkân sunuyor. Cezaevleri gerçeğinin tarihsel açıdan ekonomik, sosyal, siyasal, kültürel ve hukuki gelişmelerden ve bütün bunlarla bağlantılı olarak hükmetme/egemenlik/otorite kavramlarından ayrı […]
Dört Mevsim – Özlem Göncü
“Kemanın, kâinatın sırlarına vakıf olma çabası ile yankılanan sesleri yükselirken varlığı bedenden kurtulup saf bir ruha dönüştü. En azılı kâbusların hüküm sürdüğü, ölüm meleklerinin kokusunun sindiği mağaranın dibinde debelenirken işitti Miryam. İşitti ve hissetti, hissetti ve hatırladı.”